Diyanet, Kitap ve Kültür Fuarının 32.sini düzenledi. Büyükşehir Belediyesiyle birlikte düzenlenen fuarda yazarlar,  ramazan sohbetleri de yapıyor. Eskader’in organize ettiği ramazan sohbetlerinde her gün bir yazar saat 18-19 arasında bir saat sohbet ediyor. Fuarda âdeta Türkiye’nin yıldızları fikir ve düşüncelerini anlatıyor. İlk gün Prof. Sefa Saygılı’yı dinledim. Bir tabibin ramazan ve oruç konusundaki düşüncelerini ve tavsiyelerini dinlemek hem zevkli hem öğreticiydi.

İkinci gün “Şiir, Şuur ve Ramazan” konulu bir konuşma yaptım. İftar saatine yaklaşık üç saat kala konuşmacıları 40-50 kişi, bazen daha az bazen daha çok, dinliyor. 14 milyonluk şehirde hiç değilse nitelikli bir dinleyici kitlesi yazarları yalnız bırakmıyor.

Sonraki günlerde sırasıyla Doç. Rahmi Yaran, Prof. İhsan Süreyya Sırma, Prof. Süleyman Uludağ, Dursun Gürlek, Ümit Şimşek, Prof. Uğur Derman, Dursun Ali Taşçı konuştular. Prof. Ahmed Güner Sayar, Nevzat Bayhan, Mehmet Niyazi, İhsan Atasoy, Gürbüz Azak, B. Ayvazoğlu, Y. Bülent Bakiler, Üstün İnanç, Yusuf Dursun, Vehbi Vakkasoğlu, Nejdet Subaşı, Talip Küçükcan, Prof. Çiçek Derman, Mehmet Cemal Çiftçigüzeli, Vahap Akbaş, Memduh Cumhur, Mustafa Armağan, Sadık Yalsızuçanlar konuşacaklar.

               Fuarların okuma oranlarını etkilediği kanaatindeyim. Binlerce kitabı bir arada görme şansı yakalıyoruz. İlgimizi çeken kitaplara kolayca ulaşma imkânı buluyoruz. Kendi hâlimizde evimizde veya iş yerimizde günümüz geçirdiğimiz zaman hiç aklımıza gelmeyecek olan kitapları fuara gidip görünce alıyor ve okuyoruz.

               Hele yazarları dinlemek… Tam bir bilgi, fikir ve kültür ziyafeti. Bir yazar, bazen koca bir kitaptan alabileceğimiz düşünce birikimini bir saatte bize sunuyor.

               Okuyucularımıza Beyazıt’taki ramazan sohbetlerini kaçırmamalarını tavsiye ederim.

               Okumak zihni beslemek, kültür ve irfanımızı artırmak demek. İnsan beyni bilgiyle besleniyor. Son senelerde beynini besleyenler çoğalıyor. İstatistikler, böyle diyor. Son yıllarda basılan kitap sayısı artıyor. Senelere basılan kitap sayıları şöyle:

Türkiye’de Basılan Kitap Sayısı

2012 yılında basılan kitap sayısı 480.258.000; 2011’de 493. 469.643; 2010’da 458. 338.289 idi.

2012’de basılan yeni kitap sayısı 42.626; 2011’de 43.190; 2010’da 34.863; 2009’da 31.414; 2008’de 32.342; 2007’de 29.312. Basılan yeni kitap sayısı 2001’de 3.915 idi. 

Kitap üretimi, 2011’de önceki yıla göre yüzde 20 artmıştı, 2012’de bir önceki yıla oranla % 2 düşüş var.

2010 yılında basılan kitap sayısı bir önceki yıla göre % 15; kitabın cirosu % 9.3 artmıştı.

Kişi Başına Düşen Kitap

2012’de 6.4; 2011’de 6.7; 2010’da 6.3; 2009’da 5.

2001’de ise 1000 kişiye 7 kitap düşüyordu.

ABD’de basılan yeni kitap sayısı 288.355, İngiltere’de 206 bin, Almanya’da 93.124 bin.

Son yıllarda hem basılan kitap sayısı hem de piyasaya çıkan yeni kitap sayısı artıyor. Bu artışlarda en büyük pay Türkiye’de siyasi istikrarın. Türkiye demokratikleştikçe kalkınıyor, kişi başına düşen milli gelir gibi, okuma hızı da kişi başına düşen kitap sayısı da artıyor.

             Türkiye demokratikleştikçe kalkınıyor, kişi başına düşen milli gelir gibi, okuma hızı da kişi başına düşen kitap sayısı da artıyor.

Hükümet, 11 yıldır değişmiyor; dolayısıyla herkes kendi işini iyi yapmaya gayret ediyor. Başta Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül olmak üzere birçok vali, kaymakam, milli eğitim müdürü, okul müdürleri ve öğretmenler hararetle okumayı tavsiye ediyorlar. Milli Eğitim Eski Bakanı Hüseyin Çelik, okullarda tavsiye edilecek kitaplarda Tebliğler Dergisinde tavsiye edilme şartını kaldırdı ve okullara 100 Temel Eser tavsiyesinde bulundu, okumanın önünü açtı.

Kitap ilim demek. İlim öğrenmek insanı nitelikli hâle getirir ve milletleri yükseltir. Hz. Adem(asm) kendisine öğretilen ilim sayesinde meleklere üstün geldi.  Bugün ABD bilim ve teknoloji sayesinde süpergüç olmayı sürdürüyor. İslam’ın ilk devirlerinde Müslümanlar, bütün dünyanın kitaplarını Arapçaya tercüme edip onları okudular ve yeni araştırmalarla ilmî yönden zenginleştiler; böylece dünyanın muhteşem devlet ve medeniyetlerini kurdular. 300 senedir ilmî üstünlük Batı’ya geçti.

Kaybettiğimiz meziyetleri tekrar kazanmak için yeniden okuma, öğrenme ve dünya ile yarışma hamlesi başlatmalıyız.

Not: 32. Kitap ve Kültür Fuarı basın danışmanı Elif Sönmezışık ve Eskader Başkanı Mehmet Nuri Yardım’a fuardaki kültür sohbetleri organizasyonundaki fevkalade gayretlerinden dolayı teşekkür ve tebriklerimi sunarım.

               Beyin Vitamini: Üstat Bediüzzaman Said Nursi’nin Hutbe-i Şamiye, Yüzyıllık Müjde adlı eseri Timaş yayınları arasında yeniden basılmış, İslam âleminin 300 senedir neden perişan olduğunu ve tekrar ayağa kalkmanın yollarını öğrenmek isteyenlere tavsiye ederim.

Süleyman Kocabaş, Vatan yayınları arasında Masonluk ve Masonlar isimli harika bir araştırma eseri yayınlamış. Merak ve heyecanla okudum. 150 senelik perişanlığımızda bu kökü dışarıda, gizli ve hain örgütün ihanetlerini bilmek isteyenlere hararetle okuyun, derim.