Gönül dünyamızdan kini, öfkeyi, nefreti söküp attığımız; sevgiyi iyiliği güzelliği içine aldığımız,

Kimseyi bir ayıbından dolayı kınamadığımız, kimsenin de bizi kınamasına mahal vermediğimiz,

Hep bir iyilik dairesinde hayatımızı sürdürebildiğimiz, ya da iyiliklere vesile olabildiğimiz,

Yaptığımız tüm olumsuz davranışların bir gün kendi başımıza da geleceğini düşünerek kötülüklerden uzak durabildiğimiz,

Arabamızın, evimizin, çevremizin temizliğine dikkat ettiğimiz kadar kalp temizliğine de önem verdiğimiz,

Kimsenin kimseyi kırmadığı, herkesin güler yüzlü olduğu,

Herkesten şüphe duymak yerine etrafımızdakilere güvenebildiğimiz,

Mensubu olduğumuz herhangi bir grubun dışındakileri dışlamadığımız,

Başarımızı, başkalarının başarısızlığına bağlamadığımız,

Rutine alışıp pasif olmaktansa, yaptığımız işlerde fark oluşturabildiğimiz, güzel hizmetler yapabildiğimiz,

Başımıza gelen her olay için feryat figan etmektense olayları çözmek için çaba harcayabildiğimiz,

Birçok işi yarım yapmak yerine, bir işi hakkını vererek tastamam yapmaya çalıştığımız,

Küçük menfaatler uğruna hayata bakışımızı, duruşumuzu, çizgimizi değiştirmediğimiz,

Bulunduğumuz ortamda ne kadar olumsuz olay olsa da hep olumluya odaklanıp olumluyu görmeye çalıştığımız,

Olumsuzlukları düzeltmeyi hep üstlerimizden bekleyeceğimize, kendimizce olumsuzlukları giderici çalışmalar yaptığımız,

Söz verdiğimiz her şeyi yapmak için çok fazla gayret gösterdiğimiz,

Sevdiklerimizi, akrabalarımızı ziyareti hiç ihmal etmediğimiz, onların gönüllerini almaya çalıştığımız,

Ziyaretine gidemediğimiz kişileri hiç olmazsa belirli aralıklarla telefonla arayıp hal hatır sorabildiğimiz,

Kendimizi geliştirmek, etrafımızı aydınlatmak adına daha fazla okuyabildiğimiz,

Kendimizi madden geliştirmeye çabaladığımız oranda manen de geliştirmek için çabaladığımız,

“Bin dost az bir düşman fazla” düsturunca daha fazla dost kazanmayı gaye edindiğimiz,

Kendimize davranılmasını istediğimiz şekilde başkalarına davrandığımız, yapılmasını istemediğimiz davranışı başkasına yapmadığımız,

Herhangi bir olayı çözmek için empati yapabildiğimiz, insanlara daha anlayışlı olabildiğimiz,

Başkalarının maksatları uğruna hayatımızın yönlendirilmesine izin vermeden kendi hayatımızı yönlendirebildiğimiz,

Zamanı etkili kullanma konusunda hep bir arayış içinde olduğumuz, zamanı hep yararlı faaliyetlerle doldurabildiğimiz,

Her günün sonunda o günün muhasebesini yapabildiğimiz,

Tanıdığımız ya da tanımadığımız kimselerin gıyabında olumsuz konuşmadığımız, insanlara karşı tüm önyargılarımızı kırdığımız,

Olumsuz yönlerimizi azaltmayı, olumlu yönlerimizi geliştirmeyi planlayabildiğimiz,

Kendimize bir hedef koyup, o hedef uğruna sürekli çabaladığımız,

Sevdiklerimizle hediyeleşerek onların gönüllerini kazanmaya çalıştığımız, hediyeleşme kültürünü yaydığımız,

Arkadaşlarımızın, sevdiklerimizin özel anlarında yanlarında olarak onların gönüllerini kazandığımız,

Sevdiklerimize yaptığımız iyiliklerin karşılığını kesinlikle beklemediğimiz, iyilikleri karşılıksız yaptığımız,

Giyimiyle kimseyi yadırgamadığımız, insanlara sadece “insan oldukları için” değer verdiğimiz,

“Ortam kötü, güvenilecek adam yok” düşüncesini yıkmaya çalışarak “dürüst, güvenilir, ahlaklı” insanlarla tanıştığımız, iyi insanların da varlığını düşündüğümüz,

“Eşek ölür kalır semeri, yiğit ölür kalır eseri” sözünden mülhem kendimizden sonrakilere de güzel eserler bırakmak için çabaladığımız,

Önemli günleri daha bir aşkla şevkle değerlendirdiğimiz, o günlerin kadrini kıymetini bildiğimiz,

Sevdiklerimizle hediyeleşerek onların gönüllerini kazanmaya çalıştığımız, hediyeleşme kültürünü yaydığımız,

Bize yapılan iyi, güzel hareketlerin karşılığını daha da iyisi ile verebildiğimiz,

Hayatın sadece bu dünyadan ibaret olmadığını düşündüğümüz,

İhtiyacımızdan fazla olan her şeyi başkalarıyla paylaşmaya çalıştığımız,

Bir yerde yapılacak iş için biri lazım olduğunda hiç çekinmeden sorumluluk alabildiğimiz, sorumluluğumuzun gereğini yerine getirmek için çabaladığımız,

Bilgi kültür ahlak bakımından bir önceki günden daha ileriye gitmek için çalışıp, çabaladığımız,

 “Keşke”lerin az olduğu “iyi ki”lerin daha fazla olduğu bir hayatı yaşayabildiğimiz,

Hedeflerimize yönelik somut adımlar atabildiğimiz, hedeflerimizi zaman zaman güncelleyebildiğimiz, değiştirip geliştirebildiğimiz, bunun için çabalayabildiğimiz,

Kavuşamadığımız mutluluk ve başarı için huzursuz olmak yerine mutlu ve başarılı olmak için liyakatimizi artırdığımız,

Ailemize, sevdiklerimize daha çok vakit ayırdığımız,

Çevremizdeki insanlara davranış ve söylemlerimizle rol model olabildiğimiz,

Yaptığımız hatalardan dersler çıkardığımız, hataları tekrarlama yanlışlığına düşmediğimiz,

Evde, okulda, farklı her ortamda insanlar arası ilişkilerimizde “bencillik” duvarını yıktığımız,

Kimseye haksızlık, zulüm yapmadığımız, kimseden de zulüm görmediğimiz,

Verdiğimiz kararlarda adalete azami özen gösterdiğimiz,

Öfkelendiğimiz zaman öfkemize hakim olup, kimseyi kırmadığımız,

İşlerimizde acele karar verip pişmanlık yaşamaktansa düşünerek daha makul kararlar alabildiğimiz,

İşlerimizde ahlak ve vicdan duygusunu daima göz önünde bulundurduğumuz,

Bilmediğimiz her konuda konuşmak yerine sadece bildiğimiz konularda konuştuğumuz,

Tüm olumsuzlukları bir kenara bırakıp hayata yepyeni bir pencere açarak olaylara hep olumlu yaklaşabildiğimiz yeni bir yıl istiyorum.