• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/profile.php?id=666228323
  • https://twitter.com/durancetin
Site İçeriği

Kültür Dünyamız videoları
Mehmet Yılmaz
mehmetyilmaz042@hotmail.com
HAYATA GÜZEL BAK
28/09/2013

Hayatın doğal akışı içerisinde çok farklı sosyal ilişkiler kurarız. Bazı insanlar her zaman olaylara pozitif bakar hep güzel yanını görmeye çalışır. Aslında olması gereken de budur. Olayların iyi yönlerini görmemiz lazım gelir. Diğer türlü elimizdeki her iyi nesne veya bize verilen güzel bir imkân bile yetersiz ve kötü görünecektir.

İnsanın hayata bakışının olayların seyrini müspet ya da menfi değiştirdiğine şahit oluyoruz. Nice dostlar gördüm güzel bakmayı hayatına düstur edinmiş, böyleleri hayatından çok mutlu oluyor genelde. Nice insan da var ki her şeyi kötü gibi size hep anlatır durur. İşi kötü, mesai arkadaşları kötü, çalışma şartları kötü, insanlar kötü diye hep dert yanar. Böyleleri çevrelerine sürekli güvensizlik telkin eder.

Çevrelerine kötü ışık yayan bu insanlarla beraber olanlar da hayata hep o karamsar pencereden bakmak zorunda kalırlar. Burada olması gereken böyle biri varsa ondan uzak durmaktır. Çünkü böyle bir arkadaş yakında sizin de hayattan lezzet almanıza mani olabilir.

Bu tür insanlar iyi, güzel, faydalı faaliyetlere hep kötü gözle bakarlar ve sürekli öküzün altında buzağı ararlar. Her güzel oluşumun, faaliyetin, işin ardındaki kötü niyeti (!) hemen fark etme bakımından üzerlerine yoktur.

Bu tür insanlardan uzak kalmanın kendi sağlığımız açısından da yararları pek çoktur. Her kötüyü dinleyebiliriz ama hayata hep o nazardan bakınca yaşamak daha da zor gelir insana. Bu sebeple hayatta hep eleştirel bakan insanlara karşı kulaklarımızı ve gözlerimizi kapatmalı, kendi güzel bildiğimiz yolda ya da işte muvaffak olmak için uğraşmalıyız. Bu satırları yazanın kastı, bir işe girişirken o işin olumsuz yanlarını kalp kırmadan dostane bir şekilde anlatarak kişiyi kötü olaylardan kurtarmaya çalışan insanlardan uzak durmak olarak anlaşılmamalıdır. Aksine böyle insanların varlığının artmasının toplum sağlığını da olumlu olarak etkileyeceğini düşünmeliyiz.

Eleştirel insanların çok fazla dinlenilmemesi ile ilgili güzel bir hikâyeyi sizinle paylaşmak istiyorum.

Bir gün kurbağalar arasında bir yarışma yapılacakmış. Yarışın amacı kurbağaların yüksek bir ağacın tepesine çıkması imiş. Kurbağalar erkenden bu yarışı seyretmek için toplanmışlar. Derken yarış başlamış.

Kule o kadar yüksekmiş ki seyircilerin de yarışmacı kurbağaların bunu başarabileceklerine inanmıyorlarmış. Destek olmak yerine bağırarak olumsuz sözler sarf etmeye başlamışlar:

-     Hiçbiriniz başarılı olamayacaksınız! Hiç boşuna denemeyin. Siz oraya çıkamazsınız.

Yarışmaya başlayan kurbağalardan bir kısmı bu sözleri duyarak ümitsizliğe kapılmış ve denemekten vazgeçmiş. Bir kısmı da daha ilk sıçramada başarısız olmuşlar. Yarışmaya başlayan kurbağalardan biri azimle yarışmaya devam ediyormuş. Bu sırada seyirciler bağırmaya devam ediyormuş:

-     Hiçbiriniz başarılı olamayacaksınız! Hiç boşuna denemeyin. Siz oraya çıkamazsınız. Bu yarıştan vazgeçin.

En sonunda o tek kurbağa büyük bir gayretle o daldan bu dala sıçraya sıçraya ağacın tepesine tırmanmış. Yarışı kazanan bu kurbağa olmuş. Seyirciler büyük bir sessizlik ve hayretle bakmışlar. Kurbağa olmaz denileni oldurmuş, imkânsızı başarmış. Ağaçtan yere indiğinde bütün seyirciler tebrik etmiş başarılı kurbağayı.

Seyirciler bu duruma çok şaşırmış ve kurbağanın bu işi nasıl başardığını sormuşlar. Kurbağa cevap vermemiş. O zaman kurbağanın sağır olduğunu anlamışlar.

Kurbağa seyircilerin olumsuz, motivasyon kırıcı sözlerini hiç duymamış, ümitsizliğe düşmemiş ve azimle ağacın tepesine çıkmayı başarmış.

Bu hikâyedeki gibi biz de motivasyonumuzu kıran, bize her işin olmaz tarafını anlatarak bizi ümitsizliğe düşüren insanlardan uzak durmamız gerektiğini anlamamız lazım.

Bize destek olan, işin olumlu yönlerini anlatan, kötü bir ihtimali de göz ardı etmeden kırmadan anlatan güzel insanlara ihtiyacımız var.

Muhabbetle…

  



2082 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

SOSYAL MEDYA ÜZERİNE DÜŞÜNCELER 2 - 25/04/2016
Her şeyimizi paylaşarak egomuzu tatmin ediyoruz. Gittiğimiz her yer, yediğimiz yemek, içtiğimiz içecek, yaptığımız işe kadar her şeyi paylaşıyor insan.
SOSYAL MEDYA ÜZERİNE DÜŞÜNCELER 1 - 12/02/2016
Birçok insanın orada yazdığı ile yaşadığı hayat arasında uçurum var. Öyle derin cümleler yazıyor ve bunu paylaşıyor ki gören filozof zanneder. Orada iki tane ilginç kelimeyi bir araya getirip garip cümleler kurdu mu, kendisini farklı hissediyor
YENİ YILIN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ - 06/01/2016
İnsanlık damarlarının kurumaya yüz tuttuğu, merhamet esintilerinin semtimize hiç uğramadığı, mutluluk kaynaklarının hovardaca tüketildiği bir zaman dilimini yaşıyoruz.
ÇALIŞAN KAZANIR - 13/04/2015
‘’Kamil odur ki koya dünyada bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser’’ sözünü hayatına ilke edinen ne güzel insanlar tanıdım.
KUTLU ZAMAN - 29/06/2014
Her yeni zaman dilimini değerlendirmeli ve her yeni günü “kötülükleri sıfırlayıp, güzelliklere yelken açma zamanı” olarak görmeliyiz.
LALE BAHÇESİ - 19/05/2014
Biz öyle birkaç tokada lale bahçesini bozmayız...
GÜVENİ YIKMA - 03/04/2014
Yapılanların tek tek ortaya çıkacağı, kimsenin hakkının zayi olmayacağı, haklının ve haksızın çok hassas terazilerde tartılacağı o güne kendimizi temiz olarak hazırlamalıyız. Hiçbir yapılan unutulmayacak, her şey önümüze dökülecek.
KIR İNADINI - 03/03/2014
Bir yerde sabit fikirli insanlar varsa onların bulunduğu yerde sessizce beklemek daha mantıklı bir hareket olacaktır.
HERKES ETTİĞİNİ GÖRÜR - 12/01/2014
Adalet duygusunu zedeleyenler de bir gün o adalete muhtaç olurlar. Hakkın kendisine telim edilmesini isteyen kişi de haksızlık yapmamalıdır.
 Devamı
SÖYLEŞİ VE İMZA
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam19
Toplam Ziyaret357555